22 Ekim 2010 Cuma

2010-11 Kış Modasıyla devam ediyoruz...

Dokular...

Mouliné, iki rengin birlikte bükülmesiyle elde edilen iplik ile dokunan...







Moiré, göz yanılsaması yapacak şekilde, iki renkle dokunmuş ipek...














Brocard/ Brocade, Brocade kelebeğinden esinlenerek, kabartmalı olarak dokunan jacquard kumaş...












Renkler...

Water colors...










Patlak Koyu Renkler...











Pudra Maviler ve Ten Pembeler...





Romantikler için, Tan kızıllığının Mehtap grisinde son bulduğu şiirsellik...















Tavuş kuşunun, yeşilinden mavisine uzanan lirizmi...



2010-2011 kış sezonunda fazlası ile hissedeceksiniz...Bu rafine edilmiş, doğa ile özdeşleşen renk ve dokular, metropol hayatının içerisinde kendini sıkışmış hisseden insanlara biraz olsun renk katacak.

15 Ekim 2010 Cuma

2010/11 Kış Modası...

Bu yılın yükselen yıldızı Camel oldu.





Drappe










Strass Kristal Taş








Stil büyüsü payet ve pullar bu kışta saltanatını sürdürüyor.



80'li yılların modası havuç pantolonlar yine moda oldu.












Lale Etekler

İster babetlerinizle, isterseniz de yüksek topuklu ayakkabılarınızla kullanabileceğiniz, Tulip de denilen Lale etekleri kalın bir kemerle kullanmanızı öneririz.
















Devam Edecek...

11 Ekim 2010 Pazartesi

Kaşmir Kazağınızın Bakımını Nasıl Yapmalısınız?























Kaşmirinize doğru baktığınız takdirde yıllarca giyebilirsiniz. Bunun için yapılması gerekenler de hiç zor değil aslında:

* Dolabınızda yatay olarak, katlayıp saklayın. Asmak deforme olmasına neden olabilir.
* Kaşmir kazağınızı üst üste giymeyin, havalanmasına olanak sağlayın.
* Tüylenme sonucu oluşan yün topaklarını, özel aletlerle ya da nemlendirilmiş bir bayan çorabı ile kazağın dokusunun ters yönünde ,tüyler üzerinde gezdirerek toplayabilirsiniz. Bu işlemi bir iki kez tekrarladıktan sonra tüylenme görmeyeceksiniz.
* Kaşmir her mevsim giyilebilir; yine de kaldırmayı tercih ediyorsanız, öncelikle temizlemeyi unutmayın! Güve, leke ve kire daha çok gelir.
* Her birini, tek tek doğal koku veya güve ilacı koyduğunuz poşetler içinde kaldırın.
* Kaşmiri dilerseniz kuru temizlemeye verebilir, dilerseniz elde yıkayabilirsiniz.
Doğru yıkanırsa elde yıkanmayı daha çok sever.
* Elde yıkarken ılık, şampuanlı su kullanın. Nazikçe, çitilemeden ya da bükerek, sıkmadan yıkayın. Şampuanınızın özel yün şampuanı olmasına dikkat edin.
* Havlu üzerinde sererek kurutun, asmayın.
* Kuruduktan sonra ters yüzüne ılık ütü yapabilirsiniz.

Farklı önerileriniz varsa lütfen bizimle paylaşın.

Kaşmirinizi keyifle, uzun yıllar kullanmanız dileğiyle...

6 Ekim 2010 Çarşamba

Neden Kaşmir Giymeliyiz?




Kaşmir, yüzyıllar boyu asaletin ve şıklığın simgesi olarak görülmüş, krallar ve sultanlar tarafından kullanılmıştır. Klasikleşmesine rağmen, yeni tasarımlar ve kalıplar sayesinde gençler arasında da favori olmaya başlamış, yumuşak altın olarak da kabul edilmiştir.

Kaşmir ipliğinin helezonik yapısı çok özeldir. İnsan vücudunun ısısını regüle ederek tenimizi olması gereken sıcaklıkta tutarken, üşümeyi ve terlemeyi engeller, vücudun ani hava değişikliklerinden etkilenmesini önler. Dolayısıyla sizi arzuladığınız sıcaklıkta tutarak kuru, ılık ve rahat hissetmenizi sağlar.

Çıplak tene giyilebilen tek yündür. Ten ile teması son derece zevklidir. Antialerjik özelliktedir; terletme, yakma, batma ve acıtma yapmaz. 4 mevsim giyilebilme özelliğine sahip tek yündür. İçeriğindeki kaşmir proteinleri sayesinde cilde temasıyla rahatlatıcı, ağrı ve stres giderici etkisi vardır. Özellikle soğuk havalarda ağrı kesici etkisinden yararlanılabilir.

Özenle kullanılan kaşmir, normal şartlarda yaşam boyu kullanacağınız ve tutkunu olacağınız asla vazgeçemeyeceğiniz bir yündür.

1 Ekim 2010 Cuma

Vicunia'lar tekrar gündemde...


Güney Amerika’nın medarıiftiharı, krallıklarla birlikte anılan dünyanın en nadide yününe sahip lama familyasından Vicunia tekrar gündemde... Vicunia’lar dünyanın en ince tüyüne sahip olmalarına ve bin yıldır bilinmelerine rağmen ancak yeni politik ve ekonomik reorganizasyondan sonra tekrar gündeme gelmeyi başarmışlardır.
Dünyada sadece Kaşmir Keçisi ve Avustralya Merinosu ile kıyaslanabilen çok ender bir yündür. Nesli tükenme tehlikesinde olduğu için koruma altına alınmıştır; bu yüzden şu an dünyada satılan en pahalı yündür.Sadece And Dağları'nın en yüksek irtifalarında yaşayabilen bir keçi türü olan Vicuna'nın avlanması 1979’dan beri Arjantin’de, Bolivya’da, Şili’de, Ekvator’da ve Peru’da yasaklanmıştır. Buna rağmen karaborsa olarak satışına maalesef engel olunamıyor. Bir mantonun üretimi için yaklaşık 40 Vicunia’nın yününe ihtiyaç vardır ve yaklaşık 600 dolar değerindedir.

İnkalar zamanında giyimi yasak olan Vicunia yünü , Portekiz ve İspanyol işgalinden sonra müsrifçe harcanmıştır. Neyse ki çevre bilimciler ve dünya mirasını kontrol edenler, bilinçli tüketimin ve bilinçli üretimin hem doğaya hem de insana sonsuz fayda sağlayacağı düşüncesi ile Vicunia nüfusunu 15.000’ e çıkarmayı başarmışlar ve onların doğal çevrede yaşayıp üremelerini sağlamışlardır. Böylece aynı zamanda yaylalarda ve platolarda yaşayan köylülere de istihdam sağlanmış ve gelecekleri garantilenmiştir.